1. herşey okula başlamama rağmen e-devlet de "şubatta son yoklamaya tabi" yazısını görmemle başladı. okuldaki öğrenci işlerine durumu bildirdim. kendilerinden emin bi şekilde "askerlik şuberlerine artık belge göndermiyoruz yöksis den otomatik olarak gönderiliyor" dediler. güvendim tabi. o kadar eminlerdiki dünya düz deseler inanırdım.

    yaklaşık 2 hafta önce e-devlet de hala "son yoklamaya tabi" yazısını görünce sinirlendim. aradım askerlik şubesini. "öğrenci işlerinden ek c2 belgesini alın en kısa zamanda askerlik şubesine getirin yoksa ceza yersiniz." dediler. suçsuzum günahsızım ama cezayı ben yiyorum.

    dün gittim öğrenci işlerine. dedim "verin şu ek c2 belgesini yoksa ceza yerim." sorgusuz sualsiz verdiler.

    bugün ise gittim askerlik şubesine yarım saatlik beklemeden sonra saçsız bi abinin yanına gidip "tecil ettirmek istiyorum" dedim. verdim kimliği ek c2 belgesini başladım beklemeye. 20 saniye kadar sonra tamam dedi al şunu imzalat yan odada. 20 saniye beklemeyi beyin algılayamamış olacak ki yan neresi oda neresi etrafa bakındım. gördüğüm ilk kapıdan girip kağıdı uzattım. astteğmen olduğunu tahmin ettiğim kişi kağıdı aldı. imzaladı mühürledi bana verdi ve "hayırlı olsun" dedi. şaşırdım biraz. dedim "tecil oldumu şimdi benim askerlik." suratıma baktı ve o sihirli cümleyi söyledi "şubatta askersin ne tecili." beyninden vurulmuş bir zombi gibi yere düşmemek için eklemlerime emirler yağdırıyordum lakin eklemlerim dinlemiyordu. ağzımdan birden "okuyum ben yaa" çıktı. "o zaman geçmiş olsun" dedi. şimdi hafif şaşkınlıkla oturuyorum. üniversite hayatım başlamadan bitti.

    sözün özü şubatta askerim varsa bi geçmiş olsununuz alırım.

    ha buda bana verilen belgedir.

mesaj gönder