1. yıllarca ismimi sorduklarında soranın yaka kartında ki ismi söyledim. 2 metrelik 100 kilonun üzerinde sakallı bir adam adını soran nilsu'ya adının nilsu olduğunu söylüyor. haliyle ufak tersleşmeler yaşanıyordu. sonra onu bıraktım, abdülmuttalip, abdülkerim, murtaza, gıyasettin gibi isimlere geçtim. bu aşamada elektriklenme üzerinde isim olan kredi kartını uzatınca yaşanıyordu. gözler kısılıyor falan. nasıl olsa kahve gözümün önünde hazırlanıyor. içeride ya da göremediğim bir yerlerde hazırlansa yapmazdım. içine tükürürler falan neme lazım.

    en sonunda, son 3-5 yıldır benim verdiğim isimler sonucu baristalarla aramda oluşan garip gerilimden sıkıldım ve yoruldum. artık kendi adımı veriyorum.

mesaj gönder