-
yürüyorum anıların arasında
yeni görünsün diye
beyaz boya vurulmuş
içi çürük tahta eşyaların yanında
dokunuyorum eski fotoğraflara
ucu yırtılmış
ve yıpranmış kağıttan bana bakan kısık gözler
çoktan sonsuz karanlığa yumulmuş
içinde bulunduğumuz şey
düpedüz bir buhran
yorgun ninem de
eskisi gibi yemek yapamıyor
nasıl anlatılır bu duygu
karanlık bir kuyuya hızla mı düşüyoruz
gecenin kör vaktinde bir okyanusun
en bilinmez yerinde yavaşça mı boğuluyoruz
sessizliklerde acı asılı kalıyor havada
iki nefes arası ızdırap
ve bir anı beriki andan yürek sızısı ayırıyor
çünkü ölümler hep genç yaşta
ve yaşamlar hep eksik burada