• okudum
    • okuyorum
    • okumak istiyorum
  • youreads puanı (8.62)
körlük - jose saramago
araba kullanmakta olan bir adam, yeşil ışığın yanmasını beklerken ansızın körleşir. körlüğü, başvurduğu doktora da bulaşır. bu körlük, bir salgın hastalık gibi bütün kente yayılır; öldürücü olmasa da tüm ahlâki değerleri yok etmeyi başarır. toplum, görmeyen gözlerle cinayetlere, tecavüzlere tanık olur. ayakta kalabilenler ancak güçlü olanlardır. koca kentte körlükten kurtulan tek kişi, göz doktorunun karısıdır. portekiz'in yaşayan en önemli yazarı olan jose saramago, bu çarpıcı romanında körlük olgusunu bir metafor olarak kullanmış, basit imgelere, sıradan sözcük oyunlarına başvurmadan, yoğun bir anlatımla, anlatıcının ve kahramanların konuşmalarını ortaklaşa bir monologa dönüştürerek, kurgunun evrenselleşebilmesi açısından kişilere ad vermeksizin liberal demokrasinin insanları sürüklediği sağlıksız ortamı olağanüstü bir ustalıkla yaratmıştır. (idefix'den alınmıstır.)
  1. kafka'nın dava ve dönüşüm, orwell'in hayvan çiftliği ve william golding'in sineklerin tanrısı kitapları kadar derin ve sorgulatıcı bir kitaptır. körlük bir metafordur, insanları akıl hastanesine kapatmak, hastanede cetelerin kurduğu o düzen bir metafordur. daha bir dolu metafor vardır bu kitapta. o yüzden bu kitabı görebilen kör gözlerle okumamak gerekir. bu kitaba yapılacak en büyük saygısızlık; bu kitabı sorgulamadan, düşünmeden okumaktır.

    !---- spoiler ----!


    kitapta benim en çok hoşuma giden şey ise kendimi doktorun karısı gibi hissettiğimdi. koskoca körler ülkesinde tek görebilen insan olmak. onların yanından hayalet gibi geçmek ve en önemlisi onların göremediği, oluşan yeni düzenin düzensizliğini ve düzenin pisliğini görebildiğini hissetmek. ikincisi ise o çetenin yaptıkları karşısında insanların kayıtsız kalmasına duyduğum rahatsızlıktı. benzer bir muameleye maruz kalsam ancak bu kadar rahatsız olabilirdim.


    !---- spoiler ----!

mesaj gönder