1. 13 mart 2016 terör eylemi(*:13 mart 2016 ankara patlaması) sonrasında, ülkece yas tuttuğumuz farz edilerek; kültür - sanat içerikli paylaşım yapmanın uygun olmadığı, düşüncesinin irdelendiği başlık.

    bireylerin 'yas' anlamları, geçmiş yaşam tecrübeleri ve içinde yaşadığı kültürel ortama göre değişiklik gösterir.

    bu konuda prof. dr. vamık volkan, hülya polat'ın anlatımıyla şöyle der:
    “ölüm kayıpların en somut ve en acı olanıdır. ölüme karşı verdiğimiz tepkilerimizde farkında olmaksızın, geçmişimizdeki yarım kalmış, dayatılmış ya da aceleye gelmiş ayrılıklarımızın bilinçaltımızdaki kalıntılarını da bir arada yaşarız. yas tutma, sadece ölüme karşı verilen bir yanıt değildir. yas tutma herhangi bir yitim ya da değişikliğe verdiğimiz psikolojik yanıt ve iç dünyamız ile gerçeklik arasında uyum sağlayabilmemiz için yaptığımız uzlaşmalardır. yitim, aile yadigârı bir küpe olabileceği gibi; bir eş, bir sevgili, bir dost, bir umut, bir ülkü, bir vatan hatta eski bir kendiliğimiz bile olabilir,” (bkz: gidenin ardından)

    bireylerin duygu durumlarını ve tavırlarını eleştirmeden önce duygusal tepkilerin değişik olabileceğini göz önünde bulundurmalıyız.

    edit: imla

mesaj gönder