1. askerin sadakati hükümete midir, komutanlara mıdır, halka mıdır. asker ülkenin o günkü durumunu mu korumalıdır yoksa ülkenin değişmez değerlerinin korunmasıyla mı sorumludur.
    wtf
  2. kurban bayramı sabahında hepimiz içtimaya çıktık, dizildik sebilhane bardağı gibi.
    alay komutanı "herkesin 50'şer gram çikolata istihkakı var, istihkakınızı aşmayın. bayramınız kutlu olsun" dedi.
    sonra dağıldık.

    not: cipres limon'un uyarısıyla zebilhaneyi sebilhane olarak düzelttim.
  3. gençliğinizin en güzel zamanlarının gasp edilmesinin vuku bulduğu mecburi hizmet. kendini hümanist addeden er kişi için sınanma yeridir.
  4. ülkemizin belkemiği olan meslektir.
  5. arada sırada sadakati sorgulanan meslek. ki söz konusu olam ülkemizin tek temel dayanağı olunca, daha da üzerine gidiliyor.

    (bkz: lejyoner) başlığına yazmadığım önemli bir şey vardı: mö 106'daki reformlardan sonra devlete değil, komutanlara daha çok bağlanmışlardı. işte bu reformlar, herhangi bir yönetime askeri müdahalelerin elvermesine neden olmuştur. nedeni paragrafın içinde.

    yapılan birkaç ad değişikliği ve bir komutanın fedakarlığı ( veya aldığı risk) nasıl bir etki yaptı gördünüz mü? o günlerden zamanımıza geldik. hala marius'un attığı tohumlar dünyadaki bütün hükümetleri ocak üstünde tutuyor.

    ki arada sırada yemek yanıyor. (bkz: 15 temmuz 2016 askeri darbe)
  6. en iyi askerliğin ........ diyerek başlayacağım hede hodo gelinmez babacim olma hiç hoş değil buralar. sivil hayatta ağzını acamayan bir haktır beceremeyen 3-5 kendini akıllı sana kekoya vermişler 2 pırpır burada terör estiriyorlar. yemekler rezalet köpeklere veriyoruz yemiyor hayvanciklar. adamlar bununla doymamizi istiyor. insanların ego tatmin ettiği bir arena gibi dusunun. rezillik içinde 365 gün dayanmak zorunda olduğunuz bir kepazelik. uzak durun dostlar uzak durun...

    safak: 296 :(
  7. öldürmeyeceğim ve kimsenin askeri olmayacağım. vicdani ret insanlık hakkıdır
  8. korkulacak bir şey değildir. lakin fazla uzun olduğu göörüşündeyim.
    gençlerimizi çeşitli kollara bölerek (ulaştırma, muhabere, komando gibi) temel eğitimlerinin verilerek tekrar kısa bir zamanda sivil hayata gönderilmesi daha mantıklı gelmektedir.
    herkesin durumu iyi olmayabilir, eve bakan tek çocuk bile olabilir, bu yüzden bu çocuğu (gereksiz nöbet tutturma gibi) uzun tutmanın bir gereği yoktur.
    askeri severiz ve her zaman seveceğiz. yoksa asker eğlencesi yapar mıydık?
  9. vatani vazife. ne zaman ve ne kadar uzunlukta yapıldığı ile ters orantılı bir şekilde bünyede etkileri vardır. öngörülen yaşta ^:18^ gidildiğinde sıkıntı yaşamak olasıdır. o yaşta anne-babasından bile emir almaya alışık olmayan genç bünye bir anda asker ocağına düşünce yalpalayacaktır. çoğu duyguyu asker ocağında tecrübe etmek genç nesillerde iz bırakabilir. bu anlamda karakterini de şekillendirecektir ki bu nokta önemlidir. "üniversite okuyayım, bir de cila niyetine yüksek lisans patlatayım." şeklinde bir tavır ile askere teslim olmak bir nebze de olsa yüreklere su serpebilir. bu durumun sıkıntısı ise, karakterine ^:bir karakter sahibi olmak şartıyla^ ters düşecek hal ve oluşumlara karşı siper alma ihtiyacı duymaktır.

    bakıldığında her iki yaşta da benzer sıkıntılar vardır. fakat; yine de, ilerleyen yaşlarda askerliğin mentalitesini-tabiri caizse mantığını-anlama süresi kısalacaktır. zaten ne olup bittiğini anlayana kadar askerlik vazifesinin de sonlanacağı gerçeği karşısında yapacak fazla bir şey yok gibidir. herkesin askerlikle ilgili bir anısı vardır ve o anı ne kadar küçük de olsa emin olun ki saatlerce anlatılabilecek kadar uzundur^:kendimden biliyorum^. sivil hayatta bir daha giremeyeceğiniz yerlere girmek ^:en güzel sahiller askeri bölgelerdedir^, göremeyeceğiniz insanları görmek ^:esrarkeşler, jiletçiler yanında çok kaliteli üst rütbeliler^ ve belki de yapmayacağınız şeyleri yapmak ^:kum torbalarını bir oraya bir buraya sonra bi daha oraya taşımak^ için ideal yerdir asker ocağı.

    duruşu, fikirleri ve yönetimiyle hayat felsefenizi gözden geçirmenizi sağlayacak subaylarla karşılaşabileceğiniz gibi tüm bu kazanımlarınızı bir çırpıda silebilecek ve sizi omuzundaki rütbeleri hangi amaçla almış olabileceğini düşünmeye sevk edebilecek komutanlarla yüz göz olabileceksinizdir. sonuçta terazi dengeyi bulacak ve teskereyi hak edeceksinizdir. hayırlı teskereler!