-
gündeme düşen başka bir" bomba haberi" idi. ta ki dünkü kanlı saldırıya kadar. bu denli can alıcı olayların peşi, sıra yaşandığı ve gündemi takip etmekte zorlandığımız bir dönemden geçiyoruz. ilgili vakıf kendini aklamak derdinde. bilindik savunmalar. suçu işleyen kişi daha önce 3 kere evlenmiş ve bir çocuk babası. baba olmuş bir insanın böyle bir caniliği yapması.. sözün bittiği yer ile çakışıyor. -
bu insanlarda müslüman ben de müslümanım aynı kitabı okuyup aynı peygamberin yolunda yürümeye çalışıyoruz. tam anlamıyla islamın orta çağını yaşıyoruz özümüze dönmemiz lazım. -
format gereği küfür yazamıyorum fakat o orospu çocuğuna da başka ne denebilir ki? -
sözde müslümanların özde müslüman olmadıklarını gösteren hadise, bunlar müslüman değil müseleman bildiğin liberal yani liboş, benden olanı her koşulda korurum benden olmayanlar ölsün diyen arsızlar ordusu, yarın öbürgün ateizm güçlense ön plana çıksa bu yalamalar herkesden önce o rüzgara sırtlarını verir ateizm bayrağınıda kimseye bırakmazlar çünkü bunların dini imanı para, bunlar en kutsal değerleri bile menfaatlerine alet etmekten gram imtina etmeyecek şahsiyetsizler, bunların aldığı nefes bile haram aslında, bu ülke neden ileri gitmiyor neden gavur dediğimiz ülkelere özeniyoruz diyoruz sebep açık değilmi, sebebi bu omurgasızlar. -
Sanığın davasına başlandı. 600 yıl hapis cezası ile yargılanacak. Tabi soruşturma devam ediyor. İşin ilginci mağdur çocukların avukatlığını üstenen kişinin ensar vakfıyla ilişkisinin olması. Hala pisliklerini örtme çabasındalar.
haberin tamamı
Edit: İlgili yazımda cenk dilberoğlundan bahsetmiyorum. Avukat Mahmut Erenden bahsediyorum. Biraz daha haberleri ayrıntılı okursanız, evet pisliklerini her zamanki gibi örtmeye çalıştıklarını anlarsınız. -
cemaat oluşumlarının kurduğu evlerde yapmış olduğu iğrençlik. cemaatler bu işler için kılıf konumunda. bir ara cemaatçilerin gay olduğunu duymuştum, bu olay ispatladı.
(bkz: ensar vakfı ) -
yazamıyorum ya elim titŕiyor yazarken kesin işin içinden allah kitap falan bir şeyler çıkacak söylemesi benden -
olayın vehameti ortada. toplumsal kokuşmuşluk, salıvermişliğin tezahürüdür yaşanan olay. allah muhafaza.
şunca kalleşlikte bile fırsatçılık yapıp islam'a hadsizce saldıranları gördükçe kahroluyorum. dinin kimsenin tekelinde olamayacağı görüşünü bas bas dillendiren sözümona çağdaş, âkil kesimin bu ve benzeri olaylarda düştükleri akıl tutulması hayli ironik.
(bkz: kokuşmuşluk) -
bilemedim ama içinde cemaat eğitim bir sen falan olunca cemaati kötü göstermek için düzmece mi diye düşündüğüm olay
edit: tamamını okuyunca dehşete düştüm resmen. ya şu ülkenin haritasını önümüze koyalım. ankara dan dikine bir çizgi çekip sağ tarafı komple yakalım yoksa onlar bizi yakacak -
ensar vakfı başkanı cenk dilberoğlu'nun daha olay ilk olduğunda "cübbemi giyeceğim ve davada bulunacağım, haksız olan tarafa cezasını alması için kendim mağdurları savunacağım" minvalinde açıklama yaptığı olay.
bu beyanın üstüne nasıl hala "kendi pisliklerini örtmeye çalışıyorlar" yorumu yapılabiliyor anlamıyorum. veya mağdur avukatlığı tam olarak nasıl bununla ilişkilendirilebiliyor.
olay külliyen yanlış ve savunulacak, üstü örtülmeye çalışılacak hiçbir yanı yok. vakfın adını da ilk kez bu olayla duymuş biriyim. fakat azıcık demokrat olun ve olayı toptan vakfa maledip, içinde adaletli davranmaya çalışan insanları da günah keçisi ilan etmeyin.
yapan adam cezasını bulacak, vakıf denetim mekanizmasını daha sıkılaştırmak ve o çocuklara en azından olayın etkilerini azaltmak için psikolojik destek sağlayacak fon ayırmak zorunda, üstünü örtmeye çalışan siyasi kimseler ise bunun utancını ömür boyu duyacak. olayın özeti budur. bu denklemin dışında herkesi toptan günah keçisi ilan etmek ise senin "adalet" kavramında sıkıntı olduğunu gösterir, üzgünüm ki.