1. içimde sevilip okşanmayı ölesiye isteyen bir çocuk var ki, büyümüyor..
  2. istemediğim ve kendime yakıştırmadığım şeyler yapıyorum.
    göründüğüm kadar güçlü değilim.
    prensiplerim olduğu kadar sınırı aşmışlığım da var ama kimse farkında değil. olmasınlar ama yardımsız nasıl halledicem onu da bilemiyorum.kendimi iki yüzlü hissediyorum.
    dur bakalım.
  3. akademisyen olunca platonik aşkın da bir tuhaf oluyor. yök'ün sitesine girip yüksek lisans tezine bakıyorsun ne yazmış diye.
    okumak istiyrsun, bakıyrsun erişimi engellemiş,bir gerizekalı diyorsun içinden.
  4. gece onikide teslim etmem gereken 2000 kelimelik bir ödevin 200. kelimesindeyim.
    hiç yazasım yok.
    hatta allah sizi inandırsın master'dan da yıldım.
    tazminatımı ödeyecek ve daha sonra bunu başıma kakmaycak bir bey olsa evlenmeyi düşünebilirim.ama yok.
    bütün gün burjuvaler gibi resim yapıp dolma kalemle yazı yazmak istiyorum.
    içimdeki idealist öldü.

    deby editi: tesekkurler ilk defa debylere baktim kendi adimi gorunce bir mutlu oldum.
    odevimi teslim etmedim, 400 kelimedeyim. gun basina 2 puan cezayla teslim edebiliyrm hala.
  5. kafamın içinde kendimle sürekli bir hesaplaşma içindeyim ve bu beni çok yoruyor.
    kendimden, söylediklerimden, düşündüklerimden kurtulamıyorum.
  6. ders calisirken onemli godugum yerlerin altini ciziyorum ama onlara donup bir daha bakmiyorum sevgili youreads. hele simdi tablette okurken dah da sacma geliyor. kendimi cumleleri highlight ederek calisiyrm diye kandiriyormusum gibi bir his var icimde.

    bu tezi nasil yazicam hicbir fikrim yok.