1. -zamanın çocukları-

    istemeye istemeye dönüşümler geçirdik.. başkalaştık rızamız dışında. zorla büyüdük, büyütüldük.. gözümüzün feri çocuksu oyunlara teşne idi. şimdi soğuk birer büyüklük bir bencillik içinde, o küçük çocuk. hayaller ve şekerlerle güzel dünyalarımızda küçük mutluluklarımız vardı bizim.. neredeler onlar?

    bütün suç zamanın. bu buz misali soğukluğumuz zamanın getirisi(götürüsü). kaybeden edebiyatı yaptığımı sanır birileri. öyle değil. fakat öyle böyle değil. kaybettiklerimiz, kaybedişlerimiz.. dudaklarımızda sönmeye teşne şimdi.. hayallerimiz de küçüldü, dünyamız da..

    bütün.

    suç.

    zamanın.

    belki de değildir. kendi kafamıza sıkmışızdır kurşunu.. tetiği çekerken haz bile duymuşuzdur belki. bu enfes yitme kendi eserimizdir belki. böylesine büyük bir yıkıntının mimarı.. biz miyiz yoksa? zamanı suçlamak kolay olan. hoş.. biz hep kolayı severiz ya..

    insan doğası. seviverir. payımız olsa dahi, büyük dilim zamanın.. bu kirli bedenlerin suçlusudur zaman.. pastacı da zaman.. malzeme de.. kalan da, giden de..

    zamanın suçu.. iki küçük kelime.. bizi bitiren. hatta tek. ‘zaman’

    istemeye istemeye oldu bunlar.. biz yaparken farkında olmadıysak da.. olduysak da.. böyle bir 'büyüklük’ istememiştik.. ne hayal etmiştik ki hem?.. neler istemiştik o çok cömert 'zaman'dan.. kendimizi kandırmışız.. zaman sadece çalar.. hırsızdır. en büyük düşmandır o. en. büyük. düşman..

mesaj gönder