• izledim
    • izliyorum
    • izlemek istiyorum
  • youreads puanı (9.01)
true detective
2012′de, louisiana eyalet polisi dedektifleri rust cohle ve martin hart, 1995 yılında çalıştıkları bir cinayet vakası ile yeniden karşılaşır. farklı sorgulamalar ile günümüzde dosya yeniden açılırken, iki eski dedektif, sorgulamalarının, iyileşmeyen yaraların yeniden açılmasının ve 1995 yılında tuhaf bir ritüele dayanan cinayetin çözümüne dair soruların hikayesini anlatır. zaman akışı, her ikisi de arkada bıraktıklarına inandığı bir dünyaya geri çekilirken örülür ve birbirine yaklaşır. birbirleri ve katilleri hakkında bir şeyler öğrendikçe, karanlığın adaletin her iki yanında yaşadığı açığa çıkar.
  1. 2.sezon finali nasıl bir sondu öyle.
    !---- spoiler ----!
    gerçekten çok ağır bir bölümdü. caspere'ın meşru kızıymış laura, kuscaktım. len'in bıçağı hollaway'e saplamasıyla benim için beklediğim heyecan başlamıştı artık. hollaway ile len'in orada ölmeleri de yerindeydi. ikisi de katildi ikisi de kurtulmamalıydı. sonuçta len de öfkesine hakim olamayan bir katildi hem de hollaway'den daha kötü. evet caspere hayatını mahvetmişti, onun içindeki kötülüğü uyandırmıştı hatta onu canavara dönüştürmüştü. bu canavarlıkla caspere in gözlerini çıkardı, cesedini gezdirdi sonra da yol kenarına bıraktı. büyük bir soğukkanlılıkla hem de. caspere gibi iğrenç bir karakterden intikam almış olsa da vahşi bir karakterdi.
    ray gerçekten o son mesajı göndermeni çok istemiştim. her türlü iyi bir babasın biz biliyoruz senin içini. belki gitmeseydin oğlunun yanına bilmediğin o ormanda avlanmamış olucaktın. bi anlık arzun senin hayatına son verdi. aslında neden son anda bıraktın ki kendini cidden onları haklardın. büyük bir hayalkırıklığı yaşattın. neyse rest in peace ama gönderilemedi o ileti.
    frank gerçekten bir sezon boyunca hep düşündüm neden vince vaughn'u seni canlandırması için seçtiler diye. bi de levent üzümcü'ye benzediğinden aklıma hep cem'le burhan'ın atıştığı sahneler geldi.suratımda sırıtışla adapte olamadım sana taa ki diş sökmeni görene kadar. yavaş yavaş anlamaya başladım sen de bir gangsterdin, acımasızdın, elin kanlıydı; ancak aşık ve dürüst bir imajın da vardı. özellikle jordan'a olan bakışlarını, ona duyduğun sevgiyi vince vaughn'dan başka kimse canlandıramazdı. ah be bi an kendini tutsaydın verseydin işte takımını ne güzel olucaktı. yine de son sahnen çok epikti. yaralıyken yürüdüğün yollar bana da saatler gibi geldi. çölün ortasında ufukta ben de senle beraber bir yol bir yaşam aradım. ayrıca o çölde yürürken gördüğün halüsinasyonlar da senin de ne kadar acımasız olduğunu gösterdi. frank, sana nolur ailem var yapma diye yalvaran adamın olduğu sahneyi görmemle senin ölmen gerektiğini kabullendim. en acıklı an, ölü bedenini yerde yığılı bir halde gören ruhunun da ölümü kabullenmesiydi. o yıkılış sahnenle rest in peace dedim içimden.
    birinin çölde birinin ormanda birinin de denizde olması karakterlerin yaşamlarını, ruh hallerini çok güzel yansıtmıştı. aslında karakterler, sonlarını hak etmişlerdi. sanki biraz gücü elinde tutan kötüler kazanmıştı. yine de realist, güzel bir finaldi. hayretler içinde izledim.
    !---- spoiler ----!

    bu sezonu 6 farklı yönetmenle bitirmişler 3.sezonda kaç yönetmen olucak merak ediyorum. bu bolluktan da çok memnunum. ayrıca sezon finalinin yönetmeni john crowley'imiş ve lera lynn'i de keşfettim bu sezonla. özellikle son sahnede çalan şarkı muhteşemdi.

mesaj gönder