-
"kimse düşlerine yetişemez ve kimse geçemez gerçeğini bir
adım bile; bu yüzden sıkıntı verir zaman, kısa kalır, sonsuz
olur, insanın küçücük ömrünün karşısında. istemenin kuralı yoktur, de, açıklaması sınırı suçu yoktur; istemek yaşamın kendiliğinden sonucudur, ne haklı ne haksız, ne yerinde ne yersiz..."
-şükrü erbaş, ömür hanımla güz konuşmaları -
"(...)birden gerçekliğini algılayarak
saat çalınca ve görünce güneşi
birden vazgeçilmezliğini algılayarak
önemli ve gerekli buluşunu kendini
birden hatırlayarak
geleceğe hazırlayınca olanca göğüslerini
ve her şeye ve ölüme kalbimiz
hızla gelişecek
çağımıza pek uygun bir hızla
gelişecek kalbimiz" -
"penceremin önünde deliklerden ışık boşanan
kocaman bir gemi durdu.
yarâb! benim de içimde bu kadar ışık yansa
dünyalar benim olurdu.
senin en karanlık göklerinde salkım salkım yıldızların var
benim içimde insan ayağı değmemiş karanlıklar." -
"sana büyük caddelerin birinde rastlasam
elimi uzatsam tutsam götürsem" -
"(...)kar yüklü yağmur yüklü
kalbim gibi
keder yüklü
bir tren
durmaksızın geçer
o böyle bir akşam böyle bir trene
bineceğini düşler
ben
böyle bir akşam böyle bir trenden
ineceğimi
avunuruz." -
"...senin sular gibi umudun var
deniz hayvanları gibi kör karanlıkta
bir küçük yalan ardından günlerce
bölüne bölüne çoğalır.”