1. galiba güçsüz bir insanım. güçlü olmak için ne yapmalı bilmiyorum. sabrım çok zayıf, üstelik bir şeyleri - daha da kötüsü birilerini- çok rahat takıntı haline getirebiliyorum.
  2. ona ne kadar zayıf olduğumu ayan beyan gösterdim. tamamen bir yabancı. nedense ne kadar yabancı olduğunu unutmuşum/anlayamamışım. içimi açmak dilenmeye dönüştü onun gözünde, şairaneliğime ise güldü geçti. kendime bunu da yaptım, yine yaptım.
  3. sorunu bilmek sorunu çözmüyor ama. insanın içinde ukte haline gelmiş bir sürü insanla yaşaması ne demek? hangi birine üzülecek insan? ya da üzülmeye hakkı var mı? bir akşam masasında rakı içerken bir ismi sayıklamaya bile hakkın yok! düşünsene kimse seni aldatmadı. aldatmadılar bile! aldatılmaya bile layik görülmemek nasıl bir şey? terkedilmeye bile tenezzül edilmemek. kaybedince üzülmezsin en azından derler. kimse paslanıp çürümek ne demek bilmez. kimse senin şarkını yazmaz, şiirin söylenmez